PwC Türkiye, 2021 yılının ilk çeyreğinde farklı sektörlerden 40'dan fazla kurumun İK liderleri ile yaptığı araştırmasını yayımladı. “İnsan Kaynakları Liderlerinin Gündemi” raporuna göre, Türkiye’deki İK yöneticilerinin ilk 3 önceliği; geleceğin iş modelleri, çalışan deneyimi ve dönüşümsel liderliğin geliştirilmesi olarak belirlendi. İK yöneticileri pandemi ile başlayan uzaktan ve hibrit çalışma modellerinin başarılı olduğunu ifade ederken, araştırmaya katılan İK liderlerinin yüzde 94’ü hibrit çalışma modelinin kalıcı olacağını belirtti.
PwC Türkiye’nin, perakende, otomotiv, teknoloji, bankacılık, sağlık, finansal hizmetler, enerji, telekomünikasyon, gayrimenkul ve endüstriyel üretim gibi sektörlerden farklı büyüklüklerdeki yerel ve uluslararası şirketlerin İK yöneticileriyle yaptığı araştırma, iş dünyasının geleceğin İK önceliklerine ışık tutuyor. COVID-19 pandemisi ile iş modellerinin geri dönülmez bir şekilde değişime uğradığını tespit eden araştırma, İK yöneticilerin de 2021 için önceliklerini; geleceğin iş modelleri, çalışan deneyimi ve dönüşümsel liderliğin geliştirilmesi, dijital İK ve veri analitiği çalışmaları ile kritik beceri ve yetkinliklerin inşası olarak tespit ediyor.
Çalışanların yüzde 71’i, şirketlerin ise yüzde 83’ü uzaktan çalışmaya geçişte başarılı olduklarını düşünüyor
CHRO ve İK liderleri bu 5 önceliği yerine getirirken en çok; çalışanların kaygı ve tükenmişlik duyguları, sanal çalışma ortamı sebebiyle zayıflayan şirket kültürü ve belirsizlik ortamında plan yapamamanın zorluk yaratan konular olduğunu düşünüyor.
Araştırmanın bir diğer dikkat çeken bulgusu ise ofis kavramına yönelik. PwC’nin Uzaktan Çalışma isimli bir diğer anketinin sonuçlarına göre çalışanların yüzde 71’i, şirketlerin ise yüzde 83’ü uzaktan çalışmaya geçişte başarılı olduklarını düşünüyor. “İnsan Kaynakları Liderlerinin Gündemi” raporuna göre ise Türkiye’deki İK yöneticilerinin yüzde 94’ü hibrit çalışma modelini, yüzde 76’sı uzaktan çalışma yöntemlerini, yüzde 71’i ise esnek çalışma saatleri ve programını destekliyor.
İK liderleri 2021 yılında çalışan sayılarında artış yapmayı planlıyor
İK liderleri 2021 yılında çalışan sayılarında artış yapmayı planlıyor. Küresel ekonomide beklenen artışla beraber CEO'ların yüzde 36'sı organizasyonların gelirlerinin de artacağını düşünüyor. Pandeminin bir sonucu olarak yaşanan ekonomik daralma birçok çalışanın işlerini kaybetmelerine sebep olmuştu. Fakat yapılan araştırmalar gösteriyor ki üst düzey yöneticiler 2021 yılından ekonomik büyüme anlamında umutlu. Önümüzdeki 12 ay içinde yaşanması beklenen büyümeye paralel olarak İnsan Kaynakları Liderleri de stratejik iş gücü planlamasını doğru yapmak durumunda.
Türkiye'deki İK liderlerinin yüzde 44'ü 2021 yılı için çalışan sayılarında artış beklerken, Amerika'daki CHRO'ların yüzde 60'ı bu beklentiye sahip.
Dünya genelinde çalışanların yüzde 77'si yeni beceriler kazanma konusunda istekli olduğunu söylüyor
CHRO'ların çalışan bağlılığını ve motivasyonu artırmak için; farklı ihtiyaçları ve beklentileri olan çalışan gruplarına özel, onlar için kişiselleştirilmiş ya da seçim imkanı sunan yan haklar sağlaması gittikçe önem kazanıyor. Birçok kurum yan haklar stratejisini yeniden gözden geçiriyor. Şirketler bu sayede hem işveren markasının bilinirliğini artırmayı hem de yetenekler tarafından en çok tercih edilen şirketler arasında yer almayı hedefliyor. Rapora göre dünya genelinde çalışanların yüzde 77'si yeni beceriler kazanma konusunda istekli olduğunu ve bu sayede şirketlerine farklı konularda değer katabileceklerini düşünüyor. Fiziksel ve duygusal sağlığı destekleyen hizmetler sağlamak ise yüzde 74 oranında İnsan Kaynakları liderlerinin önceliği olmaya devam ediyor.
CEO’ların yüzde 74’ü kilit yeteneklerin mevcudiyeti konusunda endişeli
PwC Yetenek Trendleri 2020 raporuna göre, CEO’ların yüzde 74’ü kilit yeteneklerin mevcudiyeti konusunda endişeli. Şirketleri geleceğe taşıyacak, geleceğin çalışma hayatına uygun yeteneklerin kazanılması için şirketler hem mevcut çalışanların becerilerinin geliştirilmesi hem de bu yeteneklere ulaşmak için yetenek stratejilerinin değiştirilmesine ihtiyaç duyuyor.
Stratejik iş gücü planlamasına önem veren, farklı senaryolar doğrultusunda alternatif aksiyon planlarını oluşturan ve bunları gerçekleştirmek için şimdiden çalışmaya başlayan, değişime hızlıca adapte olabilecek şekilde organizasyonlarını şekillendiren şirketler; belirsizlik ve kriz dönemlerini başarı ile atlatacaklardır. Hibrit ve uzaktan çalışma modelini organizasyonlarında uygulayan ve kalıcı hale getirmeyi planlayan şirketler, işlerin sekteye uğramaması için teknolojik altyapının güçlendirilmesine de alınması gereken aksiyonlar arasında yer vermeli.
Dünya genelinde yaşanan dijital dönüşüme ayak uydurabilmek için, şirketler her alanda teknolojiye yapacakları yatırımları artırmayı planlıyor.
Pandeminin ötesine bakan şirketler, işin nerede ve nasıl yapıldığını yeniden oluşturma fırsatına sahip. Kriz ortamları çalışanların, çalışma şekillerinde ve yapılan işlerde yaşanan değişikliklere hızlı bir şekilde adapte olabildiğini; önemli olanın hedeflere ve sonuçlara odaklanmak olduğunu gösterdi. İnsan Kaynakları liderleri, yüksek performans kültürü oluşturmak, çalışanların verimliliğini sürdürülebilir kılmak, iş birliğini ve yaratıcılığı artırmak için hem çalışanları hem de teknolojik alt yapıyı geliştirmek gerektiğinin farkında.
Üretkenliği sürdürülebilir kılmak için odaklanılması gereken ilk adım: Esnek çalışmaya yönelik sistemlerin oluşturulması
Diğer konularda Amerika sonuçları ile benzer odak noktaları ortaya çıksa da Türkiye’deki İK liderleri için esnek çalışmaya yönelik sistemlerin oluşturulması üretkenliği sürdürülebilir kılmak için odaklanılması gereken ilk adım olarak görülüyor.
İnsan Kaynakları’nın yükselen trendlerinden biri de otomasyon teknolojisi. Özellikle robot teknolojisi ve yapay zekâ çerçevesindeki otomasyon, işgücü verimliliğinde artışı ve şirketlere kâr sağlamayı vaat ediyor. Bordro ve özlük süreçleri, işe alım ve işten çıkış gibi İnsan Kaynakları çalışanlarının operasyonel iş yükünü oluşturan sorumluluk alanlarının otomasyon teknolojisi ile azaltılarak İnsan Kaynakları’nın stratejik iş ortağı olması şirketlerin gelecekteki başarısına önemli katkılar sağlayacak.
Belirsizliklerin yönetiminde şirketlerin güçlü ve doğru adımlar atmasında İK liderlerinin rolü oldukça kritik
Pandemi ile birlikte deneyimlediğimiz ve gelecekte de karşımıza çıkması muhtemel belirsizliklerin ve krizlerin yönetilmesi araştırmaya katılan İK liderlerinin yüzde 74’lük oranla en önem verdiği konu. Bu yetkinliğin tamamlayıcısı olarak hizmet edeceği düşünülen değişim yönetimi ve öğrenme çevikliği ise en yüksek öneme sahip diğer yetkinlikler olarak ortaya çıkıyor. Özellikle pandemi sonrasında da belirsizliklerin yönetiminde şirketlerin güçlü ve doğru adımlar atmasında İK liderlerinin rolü oldukça kritik olacak.
PwC İnsan Yönetimi ve Organizasyon Danışmanlığı Direktörü Ülker Day, araştırmanın sonuçlarıyla ilgili olarak şunları söyledi:
Araştırmamıza katılan CHRO ve İK liderleri organizasyonların büyüklüğü, sektörleri ya da strateji farklılıklarına rağmen 2021 ve sonrası için çok benzer tespitlerde bulundular. Görüşlerine başvurduğumuz İK liderlerinin yüzde 88’i çalışan deneyimini iyileştirmek için çalışanların fiziksel ve duygusal sağlığını korumanın en önemli unsur olduğunu düşünüyor. PwC’nin Küresel CHRO anketinde bu oranın yüzde 84 olduğunu hatırlarsak Türk iş dünyasının bu konuya küresel ortalamadan daha yüksek bir ilgisi olduğunu görebiliriz.
Pandeminin bir sonucu olarak yaşanan ekonomik daralma birçok çalışanın işlerini kaybetmelerine sebep olmuştu. Fakat yapılan çalışmalar gösteriyor ki, üst düzey yöneticiler 2021 yılından ekonomik büyüme anlamında umutlu. Önümüzdeki 12 ay içinde yaşanması beklenen büyümeye paralel olarak, İnsan Kaynakları Liderleri de stratejik iş gücü planlamasını doğru yapmak durumunda. Türkiye’deki İK liderlerinin yüzde 44’ü 2021 yılı için çalışan sayılarında artış bekliyor.
İlk Yorumu yazmak ister misiniz?
Yorum Yazmak için Giriş Yap